HOŞGELDİNİZ BEYPAZARI KAŞİFLERİ! |
Son gezimizle tekrardan karşınızdayız Beypazarı Kaşifleri! Üstelik bu kez bir elimizde mikrofon bir elimizde kamerayla sokak sokak gezdik, insanlarla röportaj yaptık.
Şimdiye kadar size Beypazarı’nda ne yenir ve nereler gezilir temalı paylaşımlar yapmıştık ve bu çalışmamızda turist olmayı kenara bırakıp artık bir Beypazarı yerlisi olduk. Aklımızdaki “bu ilçenin yerlisi nasıl yaşar, insanı sıcakkanlı mıdır, Beypazarı’nın ünlü evlerinin hikayesi nedir?” gibi soruların cevaplarını aramak için sokaklara indik ve yöre insanının hayat hikayesini sizlere birinci elden aktarmak üzerine çalışma yaptık. Sokak müzisyeninden pazarcı teyzesine, Beypazarı’nın tarihi üzerine kitap yazan insanlardan Beypazarı’nın girişimci kadınlarına kadar çeşit çeşit insanla görüşmeler yaptık. Çabalarımızın sonuçsuz kaldığı röportaj girişimlerimiz olsa da hem bizler için hem de takipçi kaşifler için oldukça eğlenceli bir video hazırladık.
Bu çalışmamızla artık kaşiflik bitti, Beypazarı yerliliğine terfi ettik :)
Ayrıca, Instagram Reels için de bir tanıtım videosu hazırladık :)"Videoda gittiğiniz yerlere biz de bir uğrayalım!" diyenler için, konum bilgilerini de paylaşıyoruz!
1) Yılmaz Baharat
Röportaj yapmak istediğimiz insanlar çekingen davranırken Mümine Abla bir anda bizi dükkanın önüne aldı ve kendimizi onunla röportaj yaparken bulduk. Halk pazarında çeşitli otlar ve baharatlar satarak geçimini sağlayan ablamızla çok güldük. Adresini paylaşmamızı özellikle istedi.
Mümine Abla'mızın birbirinden güzel ürünlerine bir göz atmak isteyenler, Alaaddin Sokak'ta bulunan Yılmaz Baharat'a uğrayabilirler!
2) Enver Bilgiç
Emekli bir öğretmen olan Enver Bilgiç; her Cumartesi, Beypazarı Çarşısı'nda Beypazar'lılara bir keman resitali sunuyor! Yanına uğrarsanız selamımızı iletmeyi unutmayın lütfen :)
3) Tarihi Taşkıran Konağı
300 yıllık bir Beypazarı evinin, bir butik otele dönüştürülmüş hali. Bir Beypazarı evinde kalmayı deneyimlemek isteyen takipçilerimiz sayfamızı göstererek selamımızı iletirse indirim kazanır mısınız, bilemeyiz ama konağın sahibiyle çay eşliğinde bir sohbet garanti! Ayrıca içerisinde 300 yıllık bir yeraltı mahzeni de bulunuyor.
4) Fatma Teyze'nin Yeri
Fatma Teyze'nin Yeri'ni önceki blog yazılarımızda sizlerle paylaşmıştık. Ancak Fatma Teyze ile ropörtajımızı izledikten sonra belki de tekrardan uğramak istersiniz :)
5) Beypazarı Belediyesi Turizm Danışma Ofisi
Gezi yaparken planlı olmayı sevenlerdenseniz, Beypazarı'na gittiğinizde mutlaka uğramanız gereken bir yer Turizm Danışma Ofisi. Uğramanız durumunda sizlere tam istediğiniz gibi bir gezi rotası oluşturacaklardır!
0 Comments
Bugün, COMD357 sınıfımızla birlikte KA atölyedeyiz. KA Atölye görsel kültür ve sanatsal düşünce alanında bilgi paylaşımını ve sanatsal üretime olanak sağlamayı amaçlayan bir oluşum. Farklı sanat dallarından araçları ve bilgi kaynaklarını amatörden profesyonele sunan KA Atölyede ayrıca sergiler, projeler ve hatta sanatçı ağırlamaları gerçekleşiyor. Yaratma cesaretini içinde sanat ruhu taşıyan herkese aşılayan KA atölye, gri şehir klişesini Ankara’nın sanat sokaklarında yıkıyor. Toplumsal sanat normlarını yıkarak farklı sanat dallarında kalemini oynatan sanatçıları bünyesindeki özgür ortamda toplayıp bizlere bir renk cümbüşü, bir sanat şöleni yaşatıyor. KA Atölye, bireyselliği temel alıyor! Gezimize 28 Nisan sabahında Tunus Caddesinden başlıyoruz ve 15 dakikalık yürüyüşün ardından Cinnah Caddesinin hemen girişinde bulunan KA Atölye’de sınıf arkadaşlarımızla karşılaşıyoruz. Bizleri kapıda kucağında küçük kızıyla karşılayan Oğuz Karakütük ise sınıfımızı içeriye aldıktan sonra bu mekânın misafirlere ait olduğunu, kendimizi evimizde hissedebileceğimizi söylüyor içtenlikle. Kendisinden ve hatta kızından KA Atölye’nin kuruluş amacını ve işlevini dinliyoruz. "Burası sizin mekanınız" - Oğuz Karakütük "Prrr, prrrr" - Minik Karakütük KA Atölye'de farklı sanat dalları üzerinde çalışan 6 "sanatçı kadın"ın eserleriyle hazırlanan Aşkınlık projesini görebilirsiniz. Bu proje, Bilkent İletişim Tasarımı bölümü öğrencilerinin bitirme projesiymiş. Bu projeye başlarken de mottoları şu olmuş: "Sanatın Cinsiyeti yoktur!" Sayın hocamız Müge Mengü Hale’ın ve KA Atölye’nin kıymetli çalışanlarının bize sunduğu olanaklar sayesinde burada bulunmanın ne kadar heyecan verici olduğu herkesin yüzünden anlaşılıyor. Oğuz Karakütük aramızdan ayrıldıktan sonra da okulumuzun İletişim ve Tasarımı bölümü öğrencilerinin bitirme projesi olan Aşkınlık’ı öğrencilerin ağızlarından dinliyoruz. Birbirinden farklı sanat dallarında çalışan 6 sanatçı kadının projesini bu sergide ele alan proje ekibi ise oldukça üretken ve sanatçı ruhlu. Kendi sanat anlayışlarına uyan ve projelerini beğendikleri sanatçıların eserlerini Aşkınlık projesi adı altında bir araya getirmişler. Kadın sanatçı denilmesine karşı çıkan Aşkınlık ekibi bu yanlışlardan yalnızca birine dikkat çekti. "Kadın sanatçı değil, sanatçı kadın diyoruz!" Herkesin raflara ve boş bulduğu sandalyeye oturduğu bu konuşmada biz bizeydik, ortam oldukça samimiydi. Bir yandan konuşmacıları dinlerken bir yandan da bol bol fotoğraf çekip bilgileri not almaya çalışıyorduk. Aşkınlık ekibi, konuşma tamamlandıktan sonra dinleyicilerden büyük bir alkışı hak etti. Sınıfta herkes oldukça eğlenmiş görünüyordu. Biz de sınıfımızın bu etkinliğini ölümsüzleştirdik. Bize bu olanakları sağlayan Müge Hocamızla da bir fotoğraf çekinmeden olmazdı tabii ki. Herkes yavaş yavaş ayrılmaya başlamıştı ki, biz de dersimize yetişmek için hemen yola koyulduk.
Ve işte tekrardan karşınızdayız sevgili Beypazarı kaşifleri! “Beypazarı’nda Gezmeyenin Bin Pişman Olacağı 4 Yemek Yeri” isimli ilk blog yazımızdan sonra “Her şeyi yedik, çok geldi. Bizim bunları yakmamız lazım” şeklinde çok fazla geri dönüş aldığımız için sıkı takipçilerimizin istekleri doğrultusunda Beypazarı’nda gezilecek yerleri araştırdık. Yüzlerce yıllık geçmişi olan bu ilçeye gelince bulabileceğiniz tek şey yemek değil tabii ki! Roma’dan Selçukluya, Osmanlılardan Türkiye cumhuriyetine kadar çağlar görmüş bu ilçede attığınız her adımda geçmişin ayak izine basıyorsunuz. Yüzölçümü küçük sayılabilecek bu ilçede neredeyse her yere yürüyerek gidebiliyorsunuz ama biz çok yorulduk :). Hamam müzesinden Tarih ve Kültür müzesine, Suluhan’dan Hıdırlıktepe’ye ve Kelebek vadisine uzanan bu yürüyüşümüzde sizleri bir kültür ve tarih şöleni bekliyor. Bağcıkları sıkı bağlayın yola çıkıyoruz! Türk Hamam MüzesiBurası Türkiye’de kurulmuş olan ilk Hamam Müzesi. Yapı, Kanuni Sultan Süleyman döneminde yaptırılmış ve yıllar boyu hamam olarak aktif bir şekilde kullanıldıktan sonra 2012 yılında müzeye çevrilmiş. İçeriye girdiğinizde sizi mermerden bir çeşme karşılıyor. Yöre kültüründe hamama gelenlerin ve gelinlerin giydiği kıyafetler, tas, nalın ve peştamal gibi hamam aksesuarları burada sergileniyor. İç kısımda ufak bir “Tıraş odası” var ve oradan asıl hamam kısmına geçiyorsunuz. İçerisinde Soğukluk, ılıklık ve sıcaklık denilen 3 oda daha bulunan bu yapı çok büyük değil. Bu odalarda da yine geçmişe ışık tutan hamam aksesuarlarını görebiliyorsunuz. Bu müzeye giriş ise öğrenci için 7 TL. Tarih ve Kültür MüzesiHamam müzesinin hemen sol tarafında kalan bu müze ise çok daha geçmişteki bir hayatı bizlere anlatıyor. Müze tadilata girmiş olmasına rağmen rica ettik ve bizi içeriye aldılar. Burada Roma mezarları, tahıl ambarları, değirmenler ve daha bir çok şeyle geçmişe yolculuğa çıkıyorsunuz. Müze, eski bir Beypazarı evine kurulmuş ve giriş yalnızca 1 TL. Suluhan Nasuh Paşa HanıBeypazarı’nın tam merkezinde yer alan bu tarihi yapı ise aslında bir kervansaraymış. 17. Yüzyıl eseri olan bu yapının içerisinde tam ortada bir çeşme var. Suluhan ismini de bu çeşmeden almış. İçerisinde çok sayıda dükkân var ancak sanıyoruz turizm sezonu olmadığı için biz gittiğimizde işletmelerin çoğu kapalıydı ve tadilat vardı. Yine de meydanda açık olan kafede, yanında Beypazarı sodasıyla bir yorgunluk kahvesi içebilirsiniz. HıdırlıktepeBeypazarı merkezindeyken kafanızı yukarı kaldırıp en yüksekteki Türk bayrağını gördüğünüz zaman Hıdırlıktepe’yi gördünüz demektir. Bulması kolay olduğu kadar çıkması hayli zor olan bir tepe burası. Çok yüksek olduğu için güçsüz bir arabayla çıkmak da pek kolay değil. Şayet yürüyeyim derseniz harcadığınız efora değeceğini garanti ediyoruz. Buraya çıktığınız zaman Beypazarı kelimenin tam manasıyla ayaklarınızın altında kalacak. Tepeye kurulan camdan bir balkon var ve yükseklik korkusu olanlar için buraya basmak oldukça heyecanlı olurdu :). Rüzgârdan saçınızın başınızın dağıldığı bir yerde üstteki terasta bir şeyler içebilir misiniz bilemeyiz ama manzarayı doyasıya seyredebilirsiniz. Ha bir de, çıktık bitti sanmayın, çünkü dik bir yolu çıkması kadar inmesi de zor! Kelebek VadisiBeypazarı’ndan çıkıp Bolu yoluna giderken göz kamaştıran bu doğa harikası kayaları görmeden dönmeyin! Burayı gezmeniz için size tavsiyemiz, gününüzü tamamlayıp dönüş yoluna çıkmadan önce, yani akşam hava kararmasına 1 saat kala buraya gitmeniz. Akşam güneşinin vurmasıyla altın rengine bürünen, metrelerce yükseklikteki bu delikli ve devasa kayalardan gözünüzü alamıyorsunuz. Hatta isterseniz, yol kenarındaki işletmelerden manzara eşliğinde çayınızı bile içebilirsiniz! Selamlar Beypazarı Kâşifleri! Blog adımızın hakkını verdik ve işte Beypazarı'ndayız! “Hazırlandık, yola çıkmak üzereyiz ama ne yiyeceğimizi bilmiyoruz, hala sizden haber bekliyoruz!” dediğinizi duyar gibiyiz. Emin olun biz de çok heyecanlıydık ve bastık marşa düştük yola. Beypazarı'nda sabah dokuzdan akşam dokuza kadar bir günde ne yenir konulu yazımıza hoş geldiniz! Beypazarı kelimenin tam manasıyla bölgesel bir "turizm başkenti" ve adının hakkını verircesine buraya geldiğinizde yiyebileceğiniz envai çeşit lezzet sizleri bekliyor. Sabah yanında sıcacık çayla içinizi ısıtacak bir kahvaltıdan öğlen yemeğine, karnınızı şişirecek bir akşam yemeğinden, akşam olduğunda kalabalık grubunuzla gidip canlı müziğin tadını çıkartabileceğiniz eşsiz manzaralı restoranlara ve hatta sokak lezzetlerine kadar Beypazarı lezzetlerini keşfedebileceğiniz 4 mekan, çeşit çeşit yöresel lezzet için bir listemiz var. Üstelik bir de bonusuyla birlikte! İlçenin hem altını üstüne getirdik hem de sizler için lezzetleri keşfettik. Dahası, hazırladığımız foto galeride her yemeğin fotoğrafı da olacak. Lezzetler her ne kadar “anlatılmaz, yaşanır” deseler de umuyoruz ki yemiş kadar olacaksınız. Dikkat! Karnınız guruldayabilir. :) 1) Fatma Teyze'nin Yeri’nde Güne Kahvaltıyla BaşlayabilirsinizSabah erken saatlerde Beypazarı’na ayak bastıktan sonra yolun yorgunluğunu atmak ve güne bir kahvaltıyla başlamak için Fatma Teyze'nin Yeri ideal bir mekân. Soğuktan titrerken içeri girdiğinizde yüzünüze vuran soba ateşi sizi karşılayacak, tabi Fatma Teyze’den sonra! Duvarlarında halılar ve siyah beyaz resimler bulunan bu yerde eski sedirlere oturduktan sonra kahvaltınıza başlayabilirsiniz.
Fiyat: 💸 Adres: Beytepe, Kuyumcular Sk., 06730 Beypazarı/Ankara Telefon: (0312) 762 43 23 İnternet Sitesi 2) 1890’dan Günümüze Uzanan Tarihi Arabul Fırını1890 yılından günümüze nesilden nesile aktarılan ustalığıyla Arabul Fırınından Beypazarı kurusu almanızı öneriyoruz. Burada iki çeşit kuru yiyebilirsiniz.
Fiyat: 💸💸 Adres: Kurtuluş, Kapan Sok. No:22, 06730 Beypazarı/Ankara Telefon: (0312) 762 26 36 3) "Öğlene Kadar Yürüdük Acıktık"çıları Taş Konak'a AlalımEski bir Beypazarı evi olan Taş Konak, işletmeci Rahmi Bodur'dan öğrendiğimize göre önceden bir okul binasıymış. Şu an restore edilmiş haliyle restoran olarak kullanılıyor. Burası yöresel lezzetleri denemeniz için çok uygun! Duvarları halılarla kaplı bu konakta gıcırdayan ahşap merdivenlerden üst kata çıkıyorsunuz. Duvarlarında geyik başları ve yağ lambaları olan bu otantik mekânda sedire oturup yere yakın bir masada yemek yiyebilirsiniz. İçinde farklı yemeklerin olduğu 80 liralık menünün içeriği ise şu şekilde:
Fiyat: 💸💸 Adres: İstiklal, Alaaddin Sk., 06730 Beypazarı/Ankara Telefon: (0312) 763 15 18 4) Bağevi: Akşam Yemeğinde Manzara Seyredeyim DiyenlereGünü tamamlarken bir tarafınızda eşsiz Kelebekler Vadisini izlerken ayağınızın altından akan çay eşliğinde yemek yemek isterseniz Bağevi sizin için güzel bir tercih olacak. Yeşilliklerin içerisindeki bu geniş restoranda havalar sıcakken çayın üzerine kurulmuş teraslara oturabilir ve ayağınızın altından akan çayı izleyebilir veya soğukken sobayla ısınan ahşap iç mekânda oturabilirsiniz. Burada ne yenire gelirsek,
Fiyat: 💸💸💸 Adres: Gazi Gündüzalp İş Merkezi Beypazarı Otogarı Arkası, 06730 Beypazarı/Ankara Telefon: (0312) 763 40 20 Bonus: Beypazarı’nın Sokak LezzetleriBir yerin lezzetlerini keşfederken oranın restoranlarının haricinde sokak lezzetleri de size çok şey anlatır. Beypazarı ise sokak lezzetlerinin çeşitliliğiyle, lokal bir turizm merkezi olduğunu gösteriyor. İlçenin satıcıları ellerinde kurularla ve minik baklavalarla kapıda bekliyor ve size ikram ediyorlar. İlçede yürürken karşılaşabileceğiniz sokak lezzetleri ise şöyle,
Beypazarı kâşiflerine selamlar!Bizler; Bilkent Üniversitesinde, hazırlık sınıfında tanışan ve şu anda son senelerini okuyan, İşletme bölümünden Samet Argüç ve İletişim ve Tasarım bölümünden İlhan Keskin, iki “yol”daşız ve gezmeyi çok seviyoruz! Yaz kış fark etmeden her mevsimde geziyoruz ve şu ana kadar Ankara dışında Antalya, Eskişehir, Konya, İzmir ve İstanbul’a geziler düzenledik. Ankara içerisinde ise yerel lezzetleri keşfetmekten hamam ve müze gezmeye kadar çok fazla eğlenceli etkinliğimiz oldu. Çıktığımız bu yolda sıradaki durağımız ise Ankaranın tarihi ilçesi Beypazarı! Üstelik bu gezimiz blog sayfamızda yayınlanacak. Siz okuyucularımızla birlikte bu kez hiç olmadığımız kadar kalabalığız. Eğer siz de Beypazarı’nda nereyi gezsek diye düşünüyorsanız, gezerken ayaklarınıza kara sular inmesine gerek yok, biz Beypazarının altını üstüne getireceğiz. Heyecanınızı şimdiden duyar gibiyiz, tek yapmanız gereken blogumuzu takip etmek!
Peki, neden Beypazarı? Derin bir tarihe sahip olan bu ilçede gezilecek ve keşfedilecek o kadar çok şey var ki... Yöresel yemeklerinden, tarihi evlerine; müzelerinden, bağlarından, hamamlarına kadar oldukça zengin olan bu ilçe tam anlamıyla bir kültür mirası! Ankara’nın en turistik ilçesi ve turizm gelirleri sayesinde Ankara’nın en fazla gelire sahip ikinci ilçesi konumunda. İlçe Ankara’nın merkezine 100 kilometre uzaklıkta olduğu için ise, ne yazık ki gezmek isteyen herkesin ilk tercihi olmayabiliyor. Rotamızı nasıl çizdik? Biliyoruz ki bu ilçe tek seferlik bir yolculuk sığmayacak kadar büyük. Bu yüzden iki veya üç defa gezi yapmayı düşünüyoruz. Blogumuzdan takip edebileceğiniz bu gezilerde, sadece burada bulabileceğiniz yöresel lezzetler, ilçenin özgün mimari yapıları, gezilebilecek alanları, fiyat bilgilendirmesi, ve hatta yörenin insanları hakkında görüşlerimiz sizi bekliyor olacak! Kısacası Beypazarı’na ayak basan herkesin orada neyle karşılaşacağını ayrıntılarıyla kaleme alıp fotoğraflayacağız. Bunlara ilaveten yazılarımızda röportajlara yer vereceğiz. Gezimiz için içimiz şimdiden kıpır kıpır :) Beypazarı’nda görüşmek üzere! |